OPTİSYENLİK KURSU(!) ÖZLEMİ

 

 

 

     Son günlerde ülkenin değişik yerlerinden, diploma dağıtılmak üzere kurs düzenlenip düzenlenmediği hakkında bilgi almak isteyen birçok gözlükçü/optisyen tarafından arandım. 5193 sayılı Optisyenlik Hakkında Kanun’un yürürlüğe girmesinden tam 4 yıl sonra ansızın yoğun olarak bu şekilde sorular sorulması nedeniyle tam olarak hayretler içerisinde kaldım.

 

     Diploma dağıtılmak üzere kurs düzenlenmesi özlemi içerisinde olup bu konuda kendilerince birtakım çalışmalar yapan kişi ya da grupların bulunmadığını umarak yazıma devam ediyorum.

 

     Optisyenlik Hakkında Kanun’un 4. ve 5. maddeleri optisyenlik mesleğini haiz kişileri açık olarak tanımlamış idi.

     Madde 4. Numaralı (mihraklı) gözlük camı ve gözlük çerçevesi satmak, gözlük montajı ve her türlü reçeteli lens satışı yapmak üzere optisyenlik mesleğini icra edebilmek için, optisyenlik alanında en az ön lisans seviyesinde mesleki eğitim ve öğretim veren yüksek okul mezunu olmak gerekir.

     Madde 5. Göz hastalıkları uzmanı tabipler optisyenlik müessesesi açarak optisyenlik yapabilirler. Ancak optisyenlik yaptıkları sürece tabiplik yapamazlar.

 

     Gözlükçü/Optisyenlere, gerek İstanbul’da ve gerekse diğer illerde yapılan toplantılarda, 5193 sayılı Optisyenlik Hakkında Kanun ile ilgili, ayrıntılı açıklama yapılmış olmasına ve yasada optisyenlik yapabilmek için en az ön lisans seviyesinde mesleki eğitim ve öğretim veren yüksek okul mezunu olmak şartı açık seçik belirtilmiş olmasına rağmen söz konusu “kurs” söylentilerinin nedeni çok geçmeden ortaya çıktı:

Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği’nin düzenlemiş olduğu meslek içi eğitim kursları.....

 

     Rivayet odur ki, Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği, düzenlemiş olduğu meslek içi eğitim kursları ile birtakım kişileri gözlükçülük/optisyenlik yapabilmeleri için diploma sahibi yapmayı amaçlıyor imiş! Optisyenlik mesleğinin gelişimi adına yapılmış ve sektörde benzeri bulunmayan bu eğitim çalışmasının insanlara diploma dağıtmak amacı güdüp gütmediğini, şayet dernek diploma dağıtmak gibi yüce bir amaç güdüyor ise bunun yasal olarak mümkün olup olmadığını çok basit bir hukuk/mantık açıklaması ile ortaya koymamız gerekmiştir.

 

1-      1940 yılından 2004 yılına kadar, sektörde yürürlükte bulunan yasa (3958 sayılı Gözlükçülük Hakkında Kanun) gereği kurslar düzenlenmiş ve kursların sonunda başarılı olanlara gözlükçülük ruhsatnamesi verilmiştir. 

2-      5193 sayılı yasanın geçici 3. maddesi gereği son kez ve sadece bir defaya mahsus olmak üzere kurs düzenlenmiş ve başarılı olanlara gözlükçülük ruhsatnamesi verilmiştir.

     Bugüne kadar düzenlenmiş olan tüm kursların dayanağı yürürlükte olan yasalardır. Yasanın emredici hükmü dışında herhangi bir kişinin ya da kurumun inisiyatifiyle herhangi bir kurs düzenlenmemiştir.

     5193 sayılı yasanın yürürlüğü girmesinden sonra, yine 5193 sayılı yasanın emredici hükmü gereği bir defaya mahsus olmak üzere kurs düzenlenmiş ve ruhsatnameler verilmiştir. Yasada bir defaya mahsus düzenleneceği belirtilmiş olan kurs düzenlenmiş ve bundan sonra kurs düzenleyerek ruhsatname verme dönemi yasal olarak kapanmıştır. 5193 sayılı Optisyenlik Hakkında Kanun yürürlükte iken hiçbir şekilde kursa dayalı olarak ruhsatname verilmesi mümkün değildir. Kaldı ki yasa ile, son kez düzenlenen kursta verilenlerden sonra herhangi bir şekilde  “gözlükçülük ruhsatnamesi” düzenlenmesi de mümkün değildir.

 

     Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği’nin, 5193 sayılı yasanın varlığına rağmen, kurs düzenleyerek akabinde ruhsatname dağıtmak gibi hukuka, akla, mantığa ve meslek anlayışına aykırı bir tutum içerisinde olması da düşünülemez.

 

     Son olarak yine bana ulaşan telefonlarda tekrarlanan bir cümleyi zikretmek istiyorum: “Burası Türkiye, bir sabah uyanırız kanun değişir ve yine kurs düzenlenebilir.” Teorik açıdan bu cümle kesinlikle doğrudur, yani, teorik olarak yasanın bir günde değişme ihtimali vardır ancak yasalar toplumların gelişme düzeyine paralel olarak ortaya çıkan gereksinmeler sonucu yapılır ve 5193 sayılı yasanın ilgili hükümlerinin değiştirilerek, düzenlenecek kurslar sonunda ruhsatname dağıtılması gibi bir hükmün kabul edilmesi, kanunda irtica olarak karşımıza çıkacaktır.

 

     Yeni dönemde düzenlenecek olan meslek içi eğitim kurslarında görüşmek üzere.