Gözlükçülük Ruhsatnamesi Verilmesi İçin Gerçekleştirilecek Kurs ve Sınav

     22/06/2004 tarih ve 5193 sayılı Optisyenlik Hakkında Kanun’un Geçici 3. Maddesi ile 21/11/1993 tarihinden Kanun’un yürürlüğe girdiği 22/06/2004 tarihine kadar asgari Lise mezunu olup Bakanlıkça ruhsatlandırılmış optisyenlik müesseselerinde optisyenlik mesleğiyle ilgili olarak asgari dört yıl süreyle çalıştığını Sosyal Güvenlik Kuruluşları’ndan alacakları prim dökümleriyle belgelendirebilenler için bir defaya mahsus olmak üzere altı aylık bir kurs ve kursun sonunda yapılacak sınava katılıp gözlükçülük ruhsatnamesi alabilme hakkı getirilmiştir.

     Kurs, sınav, giderler ve sair hususlarla ilgili olarak uygulanacak esas ve usuller Sağlık Bakanlığı tarafından çıkarılan Yönetmelik ile belirlenmiştir.

     Kursa başvuru için istenen belgeler içerisinde üzerinde en fazla tartışma yaşanan konu yargı kararları konusudur. 21/11/1993 ile 26/06/2004 tarihleri arasında kanunda tanımlanmış olan müesseselerden birinde optisyenlik mesleği ile ilgili olarak çalışmış ancak işvereni tarafından adına prim ödenmemiş olanlar bu durumu yargı kararı ile tespit ettirerek kursa başvuruda bulunabileceklerdir. Bakanlık ilama ek olarak yine sigorta primlerinin ödendiğine dair döküm istemektedir. İyi niyetli olarak primlerinin ödenmediği dönemi yargı kararı ile tespit ettiren hak sahibinden ayrıca asıl olarak işverenin borcu olan sigorta prim borcunu geçmişe dönük olarak cezaları ile birlikte ödemesi ve ödeme ile ilgili dökümü başvuru belgeleri arasında sunması istenmektedir.        

     Kurs ve sınavda uygulanacak esaslara bakıldığında toplam 460 ders saati içeren altı aylık bir kurs olacağı, kursiyerin her bir ders için azami %10 devamsızlık hakkı olacağı, kurs süresince hastalık nedeni ile en fazla 20 gün için istirahat raporu alınabileceği, %10’dan fazla devamsızlık yapanlar ile yirmi günden fazla istirahat raporu alanların kayıtlarının silineceği, kurs sonunda yapılacak sınavda başarılı sayılabilmek için yazılı ve pratik sınav ortalamasının 100 üzerinden 60 olması gerektiği, not ortalaması belirlenirken pratik sınav notunun %40’ı ve yazılı sınav notunun %60’ı alınarak ortalama belirleneceği belirtilmiştir.

     Hak sahiplerinin kayba uğramaması için yönetmelikte belirlenmiş olan %10 devamsızlık süresi ve 20 günlük istirahat raporu süresi aşıldığından kaydı silinenlerin kabul edilebilir mazeretlerinin ispatlanması durumunda Telafi Kursu ve Sınavı hakkı Yönetmeliğe konulmuştur. Sağlık nedenleri ile almış olduğu rapor süreleri 20 günü geçmiş ya da raporsuz olarak her bir ders için azami %10 olan devamsızlık hakkından fazla devamsızlığı olduğundan kaydı silinen kursiyerin daha sonra devamsızlığı ile ilgili mazeretini ( sağlık, doğal afet, vb mücbir sebepler ) ispatlaması ile bir kereye mahsus olarak telafi kurs ve sınav hakkı olacaktır. Kursiyerlerin devamsızlıkları ile ilgili mazeretleri Merkez Kurs Komisyonu tarafından değerlendirilecek ve mazeretleri kabul edilenler için telafi kurs ve sınavı yapılacaktır. Yapılacak olan telafi kursu bu kursu verecek üniversite tarafından düzenlenecek ve süresi bir aydan daha az olmayacaktır. Bu konu ile ilgili kursiyerlerin dikkat etmeleri gereken en önemli nokta mazeretlerinin kabul edilebilir olup olmayacağıdır. Mazeretin kabul edilebilirliği genel hukuk kuralları çerçevesinde değerlendirileceğinden hak kaybına uğranmaması açısından mücbir sebep kavramına dikkat edilmesi gerekmektedir.

     Sağlık Bakanlığı, 5193 sayılı Kanun’un Geçici 3. maddesinde belirlenmiş olan kurs ve sınav hakkında çıkarttığı Gözlükçülük Ruhsatnamesi Verilmesi İçin Gerçekleştirilecek Kurs ve Sınav Yönetmeliği ile hak sahiplerini mümkün olduğunca koruyan, adil, hakkaniyete uygun ve olabildiğince kötü niyetli ve gerçek hak sahibi olmayan kişilerin ruhsatlandırılmasını önleyici bir düzenleme yapmıştır.

     Bakanlığın almış olduğu önlemlere rağmen Geçici 3. madde çerçevesinde hak sahibi olmadığı halde bir şekilde ruhsatlandırılma imkanı olan, sahte evrakla, gerçeğe uymayan beyanlarla başvuruda bulunmuş olan kişilerin ayıklanması ve Türk Ceza Kanunu çerçevesinde cezalandırılabilmesi ancak bu durumda olanların tespit edilip idareye bildirmesi ile mümkün olabilecektir.